"..GeЯÇeğiN Üsτü.."

'yağmurlu gecede seni uyudum önce'   Ey, Yüzünün içinde bir şehir olan. Yolları yarım: yolları tam Karanlık yollarının ufkunda belli belirsiz bir ateş O ateş ki kavına nefes verdiğim Sen yangınını sakla diye yüzünün içinde Bir çift kırık kanat Hem de  incindiğini beraber unutalım: Yine suyun suya değdiğini anlat Denize yağmur yağarken öylece Yüzünün gecesinde nefes aldığım Bir şehir: Kıvrımları tam/yolları yarım Bulutun güneşe yenildiği an  Telaşlı eksik güvercin Gördüğüm: sen sandığım Yüzündeki ateşe sunaklar yaktığım Obsesifos Bipolarus

  Uyumsuz Meclisler ‘dilsiz şeyhin kör cemaate: kabartmalı gece vaazları’ Birinci Meclis: Birinci Parsel Birindinin bir sırtın biliriz. Öyleyse haktır; ikindiye adarız: D: Alaylı mey meclisinde Bir perişân derviş olduk. Çektik şarabı hep meyi Gönlümüzce dut olduk Geçtik zaman çayırın Gördük çukurun bayırın Koşup düşüp tutunduk Bir hırpâni at olduk. Kanat olduk pek olduk Yanıt olduk tek olduk: Barışır dedik sonsuzla kıyamet, Bir sınandı: göt olduk. -Hoş geldiniz. -Hoş buldum, Doktor Bey. -Doktor değil, terapist. Tekrar hoş geldiniz. -Bir kere daha hoş buldum Terapist Bey. Hoş bulmak ne kadar güzel, bir kere daha bulabilir miyim? -Tabii ki. -Lakin bunun için, yeniden hoş gelmem lazım. -Yeniden hoş geldiniz. -Oh, bir kere daha hoş buldum. Dejavu oldum. -Nasılsınız? -Sorunlu. Siz? -Tam anlayamadım? -Bir ricam var. -Buyurun? -L ü tfen bana sen deyin. İnsanlarla aramda mesafe olmasını sevmiyorum. -Hay hay, zevkle. Ama sen de bana "sen...

"haylaz akşamın tartışmasız öznesine: post modern tragedya" Uyansaydı bir nehirle kuşlukta kuşlu kurbağalı Anna/ demeye dil varmaz: öyle yaramaz. şahidim: bir periydi gecenin tekinsiz canında. ah desen duymaz, dur desen durmaz. Uyusaydı rüzgârla, sıcak kuytularda düşlerini Anna/ gönlünden düşenleri unutmaya güzler yetmez  istemeye yüzler. Bilseydi bu güzle başa çıkmanın yollarını Anna/ Yüreğinde tutkusu  Aynada ölmek korkusu Anlatmaya sözler yetmez, Görmeye gözler. D-  yürek deşildi: yürek karıldı. görüldü ki  yürek kırıldı. omuz yük taşıdı, gönül yoruldu/ söylemeye sazlar yetmez anlamaya özler. Dergahî f.t Obsesifos Bipolarus.

"güz altında kırışıklık.." Evleri karanlık, Sokakları serin Üvey kentin. Zamandan sızan yalnızlık: Bir sancı güzü kasvetidir Gamıdır. Elleri boyalı yarın, tutar; Saçları dağınık dün, Damıtır. Perde perde esrar Ve üstünde yıllar Bir buruk ikindi telaşının. Bir buruk ikindi telaşının Ayakları yere değmeyen En sahici koyusu: Mutluluksuzluk. Ama böyle kapkara. Sahi, hakikat gerçek miydi cidden? Kongo Yarı Zamanlı Tanrısı Obsesifos Bipolarus.